Ağustos 17, 2010

TRANSKAÇKAR





Uzun zamandır ilgi alanımda olan bir konuydu Transkaçkar.Nedir olay? Artvin’in Yusufeli ilçesinden başlayarak kuzeyinde bulunan Kaçkar dağının eteklerinde kamp kurarak Kaçkar’a çıkış yapmak ardından geçitler yardımıyla Kaçkarların kuzeyine geçmek ve Ayder yaylasına ulaşmak.
Karadeniz bölgesinin doğusunda yeralan Kaçkarlar Türkiye’nin 4.yüksek dağı.Ayrıca geçilen alanlardaki insanların kültürel özellikleri de son derece ilginç.
1.Gün:Kararsız kaldığım günlerde ve kendimi acaba yalnız başıma yapabilir miyim diye sorgularken bir anda kendimi sırtçantamı hazırlamış ve Erzurum otobüsünde buldum.20 saatlik bir yolculuk sonrası , sonunda Erzurum. (Dadaş turizm 60 TL )
2.gün:Erzurumda 4 saatlik bir süre kenti ve eserlerini görmeme yetti.Yakutiye ve Çifte minareli Medreseleri,Taşhan ,Taş mağazalar ve Gelgör Cağ kebapçısında öğle yemeği. (3 şiş cağ ,1 kadayıf dolması 20 TL ) Ardından Yusufeli minibüsü ile Tortum Gölünü de görerek Yusufeli.(Artvin seyahat 20 TL )
Yusufeli bir trekking ,rafting ve kano sporları merkezi.Maalesef yapacak grup olmadığından yapamadım.Konaklama öğretmenevi .18 TL
3.gün:Sabahtan akşama kadar Barhal (yeni adıyla Altıparmak ) minibüsü kalksın diye boş boş bekleme.Nihayet akşama doğru yola çıkma ve Barhal.Kilisesini fotoğraflama ve konaklamak üzere Barhal Cafe’nin bahçesine yerleşme.(Kamp 10 TL ) Barhal çok güzel bir köy.İstanbul Belediye başkanı Topbaş’ın da köyü.
4.gün:Yaylalar köyüne minibüs’ün öğleden sonra gideceğini öğreniyorum.Ben yola çıkayım da belki bi gelen araç olur düşüncesi boş çıkıyor.Sonuç :16 km yolu sırt çantası ile yürüyorum.Faydası cebimde 10 TL kalması değil sadece.Ertesi günler için vücudum antrenman ile kıvama gelmiş oluyor.Yorgun argın dere kenarındaki çadırların yanına kendimi atıp sahiplerini bekliyorum.Gelenler İstanbul’dan Kartal dağcılık kulübü üyeleri.Çadır kur ama nezaketen yer sahibinin pansiyonunda bi öğün ye.uyarısı.Akşam yemeği pansiyonda. 17 TL
5.gün :Sabah erkenden Olgunlar köyüne doğru yola çıkış.Yaylalar köyü içinden geçmek yokuş nedeniyle adamın iflahını kesiyor.Oflaya puflaya 2 km sonra Olgunlar köyüne varıyorum.Burası Kaçkar öncesi bakkal ve yerleşim olan son köy.Biraz alışveriş ve yola devam.Toplamda 11 km kadar dar bir patikadan yürüdükten ve hele son 300 metrede terlemekten , susuzluktan ,yorgunluktan bitap düşmüşken İstanbullu bi Avukat ile tanışıp laflayarak Dilberdüzü’ne varıyorum.Burası Kaçkar tırmanışı öncesi ana kamp alanı.Aradan 2 saat kadar geçtikten sonra Kartal dağcılık’ın elemanları da geliyor ve çadırlarını kuruyorlar.Saat 2’den akşama kadar sohbet ve dinlenme ile zaman geçiyor.Yarın Kaçkar tırmanışı var.
6.gün :Sabah 4’de erkenden kalkıyorum.Avukat arkadaş ve bir başka çift ile tırmanma kararındayız.Kahvaltı ertesinde yola çıkarken Kartal dağcılık ta yola çıkıyor.Biz de aralarına kaynıyoruz.Zorlu bir tırmanış sonrası çok yorulmuşken Deniz gölü bizi karşılıyor.Biraz mola ardından yine tırmanış ve karşımızda Kaçkar dağı.3932 m yükseklikle biz bekliyor.Burası tamam mı ,devam mı kararı yeri.Sabahleyin yanıma alabileceğim bi küçük çantam olmadığından boynumda fotoğraf makinesi bi o yana bi bu yana sallanıp duruyor.Son metrelerde ihtiyaç duyulan ve vücudun su kaybını telafi etmeyi amaçlayan meyve karışımlı su yok ve ben çok ama çok yorulmuşum.Önce aşağı inmeyi gerektiren dik yamaca ardından aşağıdaki küçük göle ve sonra da zirveye doğru uzanan çarşak denilen taş yığınlarına bakıyorum ve benim için buraya gelmek bile başarıdır deyip benim için tamamdır diyorum.Ben dönüyorum ,grup zorlukla tırmanmaya devam ediyor.Dağcılar ile onlara katılan bir çift çıkıyor zirveye.Avukat arkadaş da yarıda bırakıyor.Geri dönüp Deniz gölünde oyalanıyorum.Ardından nirengi noktaları olan birkaç taşın üst üste yığıldığı işaretleri geçip Dilberdüzü’ne iniyorum.3550 m benim için zirve oldu.
7.gün:Sabah erkenden kendi başıma yola çıkıyorum.Amacım öğrendiğim rotayı izleyip Ayder yönüne geçmek.Olgunlar köyüne geliyorum.Girişte gözlemeci’de 1 gözleme 2 ayran 6,5 lira.Biraz da bisküvi ve çikolata gerek bana.Tang da lazım tabii.Çantam sırtımda köyün içinden sola dönüp bir dere yatağını izliyorum.Önce Dobe yaylası ardından yamaç boyunca yükselen patika giderek dikleşiyor.Artık öylesine ıssızlaşıyor ki patika ,içimden şurada karşıma bi ayı çıksa ne yaparım korkuları doğuyor.Çarşaklar başlıyor.ardından nihayet kar.Karlarla dolu küçük çukurları geçip bir düzlüğe ulaşıyorum.Ardından aşağı doğru alçalan bir patika.Naletleme geçidini geçmiş bulunuyorum.Zirveler o kadar sessiz ki.3200 m civarındayım.Aşağı doğru adrenalin yüklü, Korkularımla ve yorgun bi halde iniyorum.Önce küçük bir göl ve ardından aşağıda Karadeniz gölü.Çadır kurup dinlenirken içimden tamamen soyunup suya girmek geliyor ama ya bi gelen olursa ? Elimi yüzümü yıkamak ,ayaklarımı suya sokmak yetiyor.Özellikle soğuk su yorgun ayaklar için birebir.2 saat kadar sonra yamaçtan gelenler görülüyor.Nihayet Kartal dağcılık gene burada.Akşam yemeğini yemeyi bitirmişken çıkan rüzgar bana , çadıra gir ,diyor.Erkenden girdiğim uyku tulumunda uzun bir gece beni bekliyor.
8.gün :Yine gruptan önce kalkıp yola çıkıyorum.Gölün üst kısmından dik bir patika önce bir sırta ardından Kavron yaylasına doğru yavaş yavaş alçalan bir vadiye ulaşıyor.Sırta ulaştığımda bakıyorum ki 2 tane göl .Öndekinin yanında naylon çadırlar kurmuşlar ,hiç yanaşmayıp yüksekteki göl kıyısına ulaşıyorum.Büyük Deniz gölü burası.Sabahın erken saati kimseler de yok.Çıplak suya girmenin tam zamanı.Kısa bir suyla eğlenme ve hemen giyinip ( ne olur ne olmaz ) ,yola çıkıyorum. Arıyorum arıyorum aşağı inecek yeri bulamıyorum.Bendeki rota patikayı derenin solunda gösteriyor fakat patika yok.Nihayet yeşillikler içinden daha önce inilmiş bir iz bulup iniyorum.Epeyce inince derenin sağından aşağı inen patika belirginleşiyor.Ben de hemen o tarafa seyirtiyorum.Artık patika daha düzgün iniyor.Aşağıdan gelenler var,önce çoluk çocuklu bir turistik grup sonra da 2 dağcı.Yola devam derken saat 11 gibi Yukarı Kavron yaylasındayım.Kaçkarları geçtim.Bu bana yeter.Kavron’da hem serin bir hava hem de yağmur var.Ramazan nedeniyle akşamları horon tepme olayı kalkmış.Öyleyse durmanın anlamı yok..Dolmuşa bindiğim gibi Ayder yaylasındayım.10 Tl Acıktım vakit öğlen . Bi yemek yiyorum ki ,mercimek çorbası ,alabalık –sanırım tereyağında pişirmişler – ve salata 9 TL .mükemmmel yemek .Yaylada çadır kurma zorlaşmış.Taa üst tarafa atmışlar çadırlı kampcıları.Şimdi taa oraya kadar çıkamam deyip yürümeye başlıyorum yokuş aşağı.Az sonra gelen minibüs Pazar’a kadar götürüyor.9 TL Pazar’dan Rize’ye geçiyorum ve ardından Metro turizm ile Rize – Ankara (50 TL ) ,Ankara – Denizli Pamukkale turizm 35 Tl. Dokuzuncu gün olmuş ve ben tam dinlenmeden yollardayım ama evimdeyim.Kendi başıma Transkaçkar yaptım.Seneye zirve inşallah.
Sırada ne var acaba? Antalya’dan Isparta Yalvaç’a olan Saint Paul yolu olabilir ya da Fethiye’den Antalya’ya Likya yolu .Hayırlısı bakalım…