Kasım 21, 2012

Sofya

     Edirne'den Arslanlı tesislerinden bindiğim Metro Turizm otobüsü kısa süre sonra Gümrüğe ulaştı.Free Shop molası ardından pasaport işlemleri halledildi ve Bulgaristandayız.
     Otobüs park halinde.İnsanlar sigara içiyor , hava alıyor.Tuvalet varsa gireyim dedim,bakındım.Bir alçak duvarın önünden aşağı doğru inen bir merdiven var.Acaba erkek mi kadın mı diye levha aradım,yok.Girdim,tuvalet kısmı tamam,elimi yıkayayım, aman o da ne bir kadın.Üstelik üzerinde görevlilerin giysisinden var.Kadın bana bağırmaya başladı.Aman sorry falan ,yok kadın susmuyor.Neyse kaçarcasına geri çıktım,diğer tarafa dolaştım,elimi yıkadım ve dışarı çıktım,kadın hala bağıra bağıra uzaklaşıyor.Meğer duvarın önünde küçük bir kadın resmi olan bir minik tabela var fakat yolculardan biri önünde durarak görülmesini engelliyor.Fakat ilk izlenim bu olunca daha sonra hep tedirgin bir vaziyette gezdim ve bir an önce bu ülkeden kaçayım dedim,içimden.
     Tek şeritli yollar,Yolcu indirmelerle Plovdiv,Haskova derken sonunda Akşam vakti Sofya.Tarif edildiği üzere tramvaya binerek Hostel'e ulaşma (ki bu kısmı biraz zor oldu ) kayıt,odaya yerleşme.Oda'da bir Türk daha kalıyor.Üniversite öğrencisi.Akşam yemeği için dışarı çıkıyorum ki heryer kapalı.Lokanta falan yok.Alışveriş merkezinden aldıklarımla ekmek arası bişeyler yapıp yatıyorum.
     Ertesi sabah şehir haritası yardımıyla gezilecek yerleri geziyorum.Resimdeki Aleksandr Nevski Katedrali bunların en ünlüsü.Daha birçok kilise ve anıtsal yapı eski olmasına rağmen özgünlükleriyle kenti süslüyor.
Sofya bir günde gezilebilecek bir kent.Çok etkileyici değil ama görülebilir.

1 yorum:

Asya dedi ki...

1,5 ay kaldığım Bulgaristan'la tanışmam 1984 yıllarına denk geliyor. O dönemde oralarda yaşayan vatandaşların yaşadıklarından dolayı bende hiç iyi iz bırakmadı...Yazınızı okuyunca hatıralarım canlandı.:)