Eylül 22, 2008

MUSTAFA ENDER YALIKAVAK'TAN BİLDİRİYOR

Küdür yarımadasından Yalıkavak...
Merhaba 5 gündür Yalıkavaktayım ve burayı benimsemeye,değişik yerlerini görmeye çalışıyorum.
İlk olarak perşembe günleri kurulan pazarını gördüm.Küçük ama temiz ve yerli yabancı müşterileriyle hoş bir pazar.Zenginler sabahtan meyvenin sebzenin tazesini alıp gidiyor,hesaplı harcayanlar ise ikindi ve akşama kalıyor her pazarda olduğu gibi.Bazen Kos adasından Yunanlılar da geliyormuş.
Sabah yürüyüşü için tepede Sandima köyüne yürüdüm.Evler terkedilmiş,çatı ve duvarlar yıkılmış.Evlerin ocağına incir dikilmiş yani.İstanbuldan gelip bu terkedilmiş köye yerleşip resim yapan ve heryeri resimle,desenle süsleyen ressam hanım Art House adlı evinde resimlerini sergiliyor.Merkezde de sanatçılar sokağı bu işlevi görüyor.
Bir başka yürüyüş rotası ''Bodrum'un Tibet'i'' diye adlandırılan Geriş Köyü oldu.Çok yüksek bir tepeye kurulmuş (Yüksekliği Tibet'e benzetilmiş sanırım ) ve günbatımının harika izlendiği bir yer.
Yalıkavak sahilleri boyunca yüründüğünde ise karşıdaki yarımada'ya ulaşılıyor ki burası Küdür.
Küdür Ocak ayında deve güreşlerine ev sahipliği yapıyor.
Merkezde ise beni bulabileceğiniz yer sahildeki Belediye Çay bahçesi.Her an rahat ve huzurlu.
Lüks teknelerin demirlediği Marina ise bana uzak bir havayı soluyor.Bu çok ama çok zenginlik havasını öyle sade sunuyorlar ki zenginlik bu diyorsunuz.Milyon dolarlık yelkenliler,jetskiler,zodyak bot'lar derken ,ben hemen çıkayım diyorum ,bana uymaz.

Bürokratik işler devam ediyor ve yakında bitecek gibi de görünmüyor.Kendime iş arıyorum.Ne iş olsa yaparım abiiiii.

Hiç yorum yok: