Delhi'de Kızıl Kale varsa burada da Agra Kalesi var.Etrafı su hendeği ile çevrili bir nevi kızıl kale...
Agra'ya vardığım günün ertesinde sabah bir kalktım ki sisten gözgözü görmüyor.Siste okula öğrencileri götüren bir rikşa öğrenci servisi.Onlar yolu biliyor tabii.Bu agra gibi kent görmedim ya .Dün akşamüzeri 3 km öteden rikçacı yolu bulamadı.En az 5-6 kişiye sordu gene bulamadı.Turist guest house kaldığım en güzel konaklama mekanlarından biri oldu.Bu sabah ta gittiğim yerlere kafamdan işaretler koydum kaç kere ama dönüşte guest house'ın hemen 20 m ilerisinden geçtiğim halde yolu bulamayıp bi sürü yol teptim.Yuh bana, bi de coğrafyacı olacam...
Yine Delhi ile bir benzerlik durumu daha .Burada da karşımıza Cuma mescidi çıkıyor.
Hindistan'da çamaşır nerede yıkanır?Derede değil tabii.Nehirde.Yamuna nehrinde suya batırılan çamaşırlar yandaki tahta yüzeylere çarpa çarpa yıkanıyor.Deterjan da neymiş.Daha sonra ise toprağa serilen çamaşırlar kuruyunca da evlere...Hintliler pratik insanlar vesselam.Bazı yiyecekleri yapraktan yapılma minik tabaklara koyup yiyorlar ve atıp geçiyorlar.Artıklar da başka hayvanlara yemek..Çamaşırları da nehirde yıkayınca ne çamaşır makinesi lazım ne deterjan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder