Mayıs 16, 2012

Casablanca

Casablanca
Adı güzel şehir.Bir filmle hafızalara kazınmış.Bu film tanınırlığını çok arttırmış.İspanyolca ''Beyaz Ev '' demek adı.Fas'a gidiş gelişlerde başlangıç noktası.Havaalanı önemli.
Havaaalanında indikten sonra uçak fazlalığı nedeniyle 2 saate yakın sırada bekleyip alt katta bulunan change office'de para bozdurup (daha sonra dışarıdakilerin daha uygun olduğunu öğrenmek de var ) doğruca tren istasyonuna.Alandan kalkan tren 35 dk da Casa Voyager denilen ana istasyonda bırakıyor.
Şehir kalabalık.Trafik yoğun.Cafeler sık sık karşıma çıkıyor.İnsanlar önlerindeki masalara kurulmuş kafuli veya naneli çay içiyor,gazete okuyorlar.Burada çay yeşil nane yaprakları olan demliğe sıcak su ve bol şekerden oluşuyor.


Medina adı verilen (daha sonra her şehirde eski yerleşim olan Medinalardan bulunduğunu öğreneceğim) bölümdeki Hostel'i bulup yerleşme ve kenti keşfetmeye çıkış.
Sokaklarda yürüyorum.Hedef sahildeki Kral 2.Hasan Camii.Zaten bu şehirde görülecek fazla bişey de yok.Giderken Casablanca filminde '' Bir daha çal Sam '' denilen piyanonun bulunduğu Rick's Cafenin önünden geçip fotoğraflıyorum.2. ise Hyatt otelinde bu piyanonun.Sokakta birdenbire karşıma BİM çıkıyor.Anaaa .Aynı bizim mahalledeki.Renkler kasalar falan.Buraya da gelmişler.Bir köşebaşında ise bir kadın sonra bir çocuk bişeyler yiyorlar.Merak edip yaklaşıyorum.Hatta fotoğraflıyorum.Salyangoz bunlar.
Camiyi buluyorum.Atlas Okyanusu sahilinde dolgu yapılarak inşa edilmiş bir devasa yapı.Turistler de merakla geziyorlar.120.000 kişi alabildiği yazılı bir yerde.İçini gezme,etrafında dolaşma ,insanları izleme ile vakit geçiriyorum.

 Akşama kadar kentte turladıktan sonra akşama Medinanın girişi ve içindeki eğri büğrü sokaklardaki afrikalı seyyar satıcıları iziyorum:Karmaşaya kapılıyorum.İlk gün yorgunluk uykusuzluk derken önceki geceden uyku bastırıyor.
 Akşam Medina'nın giriş kapısında salyangoz satıcılarından gene görünce yaklaşıyorum.Merakımı gören satıcının önce suyundan tat demesinin ardından '' Allahım , şifa niyetine deniyorum,beni affet '' deyip ilkini yiyorum.Ve ardından kase bitiyor.




Casalanca'da 2.gün yine doğaçlama gezme ile devam ediyor.Sokaklar,insanlar derken kent yeterince rutinlik vermeye başlıyor.Bu gece de kalayım ama yarın sabah yola çıkayım.Fazla kalmanın katkısı yok.
Casablanca tüm gezi sonrası izlenimim Fas'ın en az merak edilecek yeri.Bir Sanayi,ticaret ve idari merkez.Çok kalabalık ve dağınık.Bazı semtlerde kapkaç hırsızlık falan da çok diyorar.Yine de yeni bir ülkede ilk kent yüzü ile burada karşılaşıyoruz.Fotoğraflar da buradan.

Hiç yorum yok: